22 Temmuz 2008 Salı

Fernando Meira Galatasaray'da

Sonunda resmi sitede transfer ile ilgili açıklamayı yaptı ve artık Fernando Meira resmen Galatasaraylı oldu. Ben de transferin resmi siteden onaylanmasından sonra rahat rahat transfer ile ilgili birşeyler karalayayım.

Evvela, Fernando Meira hem oynadığı futbol bakımından, hem de kariyeri bakımından istikrarlı bir görüntü çizen bir futbolcu. Portekiz gibi Dünya’nın en kaliteli kadrolarından birinde 50 nin üstünde karşılaşmada görev yapmış bir isim. Belki Brezilya asıllı Pepe, Portekiz vatandaşlığına geçmese EURO 2008’de de ilk 11 çıkabilecekti, Portekiz’de. Ama Pepe-Carvalho ikilisinden birini kesmesi çok zor. İkisi de Avrupa’nın sayılı stoperlerinden ve değerleri de çok yüksek futbolcular.

Kulüp bazında da son 6 yılda Stuttgart forması giydi Meira. Stuttgart’da kaptanlık görevini de üstlenen Meira, 2007 yılında Stuttgart’ın Bundesliga şampiyonu olmasında da en büyük pay sahiplerinden biriydi. Meira’nın o yılki üstün performansı Juventus’u bir hayli etkilemiş olacak ki Meira’yı almak için çok çaba sarfettiler. Meira’da gitmeyi çok istiyordu ama Stuttgart yönetimi izin vermedi onun geçen sene Juve’ye gitmesine.

Bunların neticesinde geçen sene Meira ile Stuttgart yönetimi arasında bir kırgınlık yaşandı. Meira geçen sezon içinde de birçok defa yönetime takımdan ayrılmak istediğini belirtti. Stuttgart yönetimi de bunun üzerine Meira’nın kaptanlık görevini elinden aldı, ipleri iyice koparttı.

Stuttgart yönetimi Meira’nın gidecek olması üzerine Chelsea’den Bouhlahrouz ile ilgilenmeye başladı ve transferini bitirdi. Bouhlahrouz’un da alınması üzerine resmi siteden yaptıkları açıklamadı Meira’nın takımdan ayrıldığını bildirdiler.

Nitekim Galatasaray ayrılmaya niyetli olan Meira’yı ve Meira’yı satmak isteyen Stuttgart ile de anlaştı. İmzalar atıldı ve Fernando Meira Galatasaray’ın futbolcusu oldu.

Meira transferinden sonra Galatasaray’ın defans hattını bir kez daha inceleyelim.

Meira’nın oynayabildiği mevkiiler stoper ve defansif orta saha. Galatasaray’ın orta sahanın savunma bölgesinde Ayhan Akman, Barış Özbek, Mehmet Topal, Tobias Linderoth mevcut ve bu bölgede oynaması mümkün gözükmüyor. Meira bu bölgeye sakatlıklar ve cezalılar sonucunda dahil olabilir. Galatasaray’ın Meira’yı alma nedeni zaten asıl mevkisi olan stoperde oynatmak.

Galatasaray’ın defansın göbeğindeki mevcut isimleri; Servet Çetin, Emre Güngör, Emre Aşık, Fernando Meira.

Servet’in yeri her zaman garantidir bu takımda. Sadece bu takımda bile değil, Milli Takımda bile yeri garantidir Servet’in. O yüzden defansın ortasında oynayacak 2 isimden birine yazıyoruz hemen, Servet’i. Geriye kalıyor Emre Aşık, Emre Güngör ve Fernando Meira.

Emre Aşık benim gözümde bu takımın 4.stoperi olabilir ancak. Hem Galatasaray’ın diğer stoperlerine göre kalitesi daha düşük, hem de yaşlandı. Emre Aşık gereksiz penaltı yapma, saçma sapan kırmızı kart görme ve basit hata yapma oranı çok yüksek oranda bir futbolcudur aynı zamanda. En önemli artıları büyük maç tecrübesi, profesyonelliği. Bunlar da Galatasaray’ın 4.stoperi için yeterlidir kanımca. Büyük maç tecrübesine ve profesyonelliğine bir örnek verelim.

2007 senesinde Song ile Galatasaray bir kriz yaşanmıştı bilindiği üzere ve Song’un o sezon oynamadığı çok maç olmuştu. İşte Song’un oynamadığı maçlarda da Emre Aşık çıkmıştı sahneye. Hem de o sezon oynadığı maçlar şunlardı:

2 Beşiktaş maçı, 2 Trabzonspor maçı, Fenerbahçe maçı, Liverpool maçı.

Bu maçlarda gayet de iyi oynayıp hiç sırıtmamıştı. Sezon boyunca hiçbir maç yapmamasına rağmen bu büyük maçlarda gayet iyi bir oyun ortaya koymuştur. O sezonki performansının ardından Ankaraspor’a giderken kendi sitesinde Galatasaray’dan giden çoğu futbolcu gibi Galatasaray’a saydırmamış, adam gibi gitmiştir, bir gün geri döneceğini söyleyerek. Hatırlatalım, Ankaraspor’a kiralık verilmeden önce Shaktar’dan gelen teklifleri de hiç düşünmeden reddetmiştir Galatasaray’a olan sevgi ve saygısından dolayı.

Emre Ankaraspor’da çalışmaya devam edip, mükafatını Avrupa Şampiyonası’na kadrosuna alınarak ve Galatasaray’a yeniden dönerek almıştır. Emre Aşık belki çok hata yapar, takımını çok yakar ama sadece bu yönleri bile onun sevilmesine yeter de artar bile. Helal olsun sana Emre.

Meira vesilesiyle, Emre Aşık ile ilgili de söyleyeceklerimi söylemiş oldum böylelikle. Şimdi asıl herkesin sorduğu soruya gelelim, Meira-Emre Güngör’den hangisi oynayacak?

Bu soru Emre Güngör daha iyi o oynamalı veyahut Meira daha iyi o oynamalı diyip geçilebilecek bir soru değil. İyice irdelenip, açıklanması gereken bir soru.

Meira birçok kez dediğimiz gibi tecrübe sahibi bir oyuncu, aynı Harry Kewell gibi. Harry Kewell transferinde de taraftarın aklında Arda mı Kewell mı şeklinde bir soru belirmişti, bu kez de Emre mi Meira mı diye bir belirdi, bu soru.

Öncelikle şunu açıklamak gerekir ki; Avrupa’da başarı isteniyorsa kariyerli, isim yapmış ve tecrübeli isimler şart bana göre. Aynı 2000 dönemindeki Hagi-Popescu-Taffarel gibi. 3 futbolcu da 30 larından sonra Galatasaray’a geldi ama Galatasaray tarihinin en başarılı transferleri oldu belki de. Şimdiki Galatasaray yönetimi de bu zamanında başarılı olmuş politikayı 2008 yılında bir kez daha deniyor. Bunun ilk adımları geçen sene Lincoln, Linderoth, Nonda ile atıldı ve bu sene de Kewell ve Meira ile devam ettirildi. Bundan sonra bunun gibi bir forvet transferi de gayet olası bana kalırsa.

Neyse efendim, konuyu dağıtmadan devam edelim. Harry Kewell, Fernando Meira gibi 30 unu devirmiş, futbolu öğrenmiş isimler bu öğrendiklerini Emre Güngör’e, Arda Turan’a öğretecekler. Yeri gelecek birbirleriyle sıkı bir forma yarışına girecekler. Arkalarında Kewell, Meira gibi isimlerin olduğunu bilip daha çok çalışacaklar, daha iyi olmak için gayret sarfedecekler. Bazen oynayacaklar, bazen oynamayacaklar. Ama kendilerini çok hızlı geliştirecekler, bu futbolcular sayesinde.

Meira transferinin bir diğer boyutu tanıtım. Aynı Lincoln, Linderoth, Nonda, Kewell transferlerinde olduğu gibi Meira transferinde de Galatasaray’ın adı geçecek. Galatasaray Avrupa’da maça çıktığında, rakip takım kadrodaki isimlere baktığında henüz maç başlamadan Galatasaray’ın gücünün farkına varacaklar. Yine bu tanınan isimlerin reklamlarıyla, sponsoruyla, forma satışıyla vs. para kazanılacak.

Yazının sonunu da bağlayalım yavaş yavaş. Galatasaray geçen sene kurduğu genç kadronun iskeletini koruyarak, üstüne çürük yabancıları gönderip, iyi yabancılar almaya devam ediyor. Gençlerle, tecrübeli isimleri harmanlayıp Avrupa’da başarılı olabilecek bir kadro oluşturma yolunda çok önemli adımlar atılıyor.

Şu son transferden sonra rahatlıkla söyleyebilirim ki; Adnan Polat ve ekibi bu kısa süre içerisinde yaptığı hamlelerle, Canaydın’ın gidişini şimdiden fark ettirdi.

Hiç yorum yok: